Depresyon çağımızın hastalığı olarak karşımıza çıkar. Kadın, erkek, genç, yaşlı demeden artık küçük çocuklarda bile sıklıkla karşılaşılan bir durumdur. Bazı olayların tetiklemesi, birikimi, acıları yoğun olarak hissetme ve içine kapanma durumudur. Depresyon bütün vücudu olumsuz etkileyerek bitkin düşürür. Günlük hayatı sekteye uğratarak, sosyal yaşantıda bazı sorunları beraberinde getirir. Ruhsal sıkıntı olarak ve içinden çıkılamaz gibi görünen her türlü ruh hali depresyondur. Acı kayıplar, yıkımlar, yaşanılan sıkıntılar, stres gibi tetikleyici durumlar depresyonu çağıracaktır. Yalnız kalmak isteme durumu, içine kapanma, sosyal çevreyi yok sayma, hayattan beklenti olmaması, insan ilişkilerinde sıcak olamama depresyon başlangıcıdır. Tedavi edilemezse ve önüne geçilmez ise, daha büyük sorunları da beraberinde getirecektir. Beyin ve ruh hali bu gibi durumda paslaşarak çalışırlar. Birinin doğru algılamadığı her şeyi diğeri de algılama zorluğu yaşayıp destekleyecektir. Depresyonda olan kişiler kimsenin onları anlamadıklarını, yalnız olduklarını ve kimse tarafından sevilmediklerini düşünürler. Son derece karamsar bir ruh halleri vardır ve Dünya başlarına yıkılmış hissiyatına kapılırlar. Bu süreç tedavi edilmeli ve tehlike çanlarına kulak verilmelidir.
Ruhsal anlamda belirti verdiği gibi fiziksel anlamda da kendisini gösterecektir. İştah kaybı veya artış değişiklik gösterebilir. Uyku bozukluğu yine aynı şekilde çok uyuma veya uyuyamamak olarak hayatı etkiler. Sebebi belirlenemeyen şiddetli ağrılara maruz kalma ve fiziki görünümle fazla uğraşma gibi durumlar da depresyon belirtileri olarak sayılırlar. Olumsuz düşünceler etrafınızı sarar ve suçluluk duygusuna kapılabilirsiniz. Kendi kendini cezalandırma da depresyon belirtisi olarak karşımıza çıkacaktır. Hayatın bazı evrelerinde kişileri oldukça etkileyen olumsuz olaylar gelişimi olabilir. Hayatta herkesin başına gelebilecek sıkıntılar, bazı insanlarda farklı gelişim gösterebilir. Buna depresyona yatkınlık ve daha korunmaya ihtiyacı olan kişilerin düştüğü bunalım sonrası da denebilir. Depresyon da olan kişilerin genetik yatkınlığı da söz konusudur. Çünkü herkes depresyon geçirmeden de bu süreçleri atlatabilir. Depresyonda olan kişilerin geleceğe dair umutları yoktur ve yaşama isteklerinde oldukça azalma görülür. Uzman Doktordan yardım alarak bu zorlu süreci geçirmek yapılabilecek en doğru çözüm olacaktır. Bazı kişiler kendilerinde veya yakınlarındaki bu değişimleri anlamayabilir ve geçici bir süreç olduğunu düşünebilir. Fakat mutlaka önlem alınması gereken bir süreç olduğu da unutulmamalıdır.
Depresyon herkeste farklı şekilde belirtiler verebilir. Fakat gidilen yol genellikle aynıdır. Herkesin hayatının belirli dönemlerinde depresyon sebebi olmaya aday durumlar baş göstermiştir. Bu türlü duygu ve düşüncelerden öncelikle kendinizi telkin ederek, sonra doktorunuza başvurarak kurtulabilirsiniz. İçinizde neden olduğunu bilemediğiniz bazı duygu yoğunlukları da yaşanabilir. Mutlaka farkına varıp, iç dünyanızı dinlemelisiniz. Kendini telkin burada devreye girerek, sizden daha büyük sıkıntıları olan kişileri düşünmeniz gerektiğini söylemelidir. Bu durumu kabullenip hayatınıza yeni sayfalar açmanız gerektiğini düşünmelisiniz. Çünkü acı kayıplar olmadığı sürece her şey geçici bir süreçtir ve mutlaka arkası daha aydınlık olacaktır. Arkadaşlarınızla daha sık beraber olun ve evde çok fazla kalmamaya özen gösterin. Samimi olduğunuz kişilerle konuşarak da kendinizi biraz rahatlatabilirsiniz. Kişisel gelişim kitaplarının da bu süreçte oldukça faydası olacaktır. Müzik dinleyin ve sizde eşlik edin. Durum bozukluklarında insanlar genellikle kendilerini tedavi etme sürecine girerler. Tedavi sonucu düzelen hastaların bir çoğu normal hayatına geri dönerek, bakış açılarını değiştirebiliyorlar. Tamamen düşüncenin değişmesiyle alakalı bir durum olan depresyonun sizi yenmesine izin vermeyin.