Kaygı bozukluğu, yani bir diğer adıyla anksiyete iç sıkıntısı, kaygı bozukluğu, obsesif-kompulsif bozukluk olarak tanımlanmaktadır. Bu tür hastalar genellikle bir iç sıkıntısı, bunalım, sebepsiz korku halindedir.
ANSKİYETE NEDEN ORTAYA ÇIKAR?
Psikolojik tüm rahatsızlıklarda olduğu gibi, bu tanıda da bir çok neden faktör olarak gösterebilir. İş ve hayat stresi, geçim sıkıntısı, çok fazla düşünme, hayatın yoğun tempoda geçmesi, bir yakınının vefat etmesi gibi durumlarda anksiyete ortaya çıkabilir. Bunların dışında, bu hastalık gensel olarak da görülebilir.
BELİRTİLERİ NEDİR?
Belirtiler hemen hemen sürekli bunalma, çaresizlik, insanlardan uzaklaşma, içe kapanıklık gibi görülür. Bu tür belirtiler başlangıç seviyesinde gerçekleşir. Bazı insanlarda da yoğunlaşan ataklar, kalp ritminde ufak aksaklar, adrenalin yüksekliği, titreme, terleme, el ve ayağın buz kesmesi olarak yaşanır. Tanı konulan kişi, vücudunun tepkilerini çok çabuk farketmektedir. En ufak bir kol ağrısını bile kalp krizine yorabilir. Bunun nedeni ise, çok fazla olumsuz düşünme ve beynin bu duruma yenik düşmesidir. Genellikle hastanın biyolojik ve kimyasal bir şeyinin olmamasına rağmen, beyin bu tür tepkilere çabuk karşılık verir ve en olumsuz sonucu çıkarabilir. Tamamen psikolojik bir vakadır ve aksi tanı konmadıkça kişinin ciddi bir hastalığı yoktur.
TEDAVİ YÖNTEMLERİ NELERDİR?
Eğer kişiye farklı bir tanı konmadıysa ve anksiyete ise genellikle Lustral, Seralin, Atarax gibi hafif ilaçlarla tedavi edilir. Genellikle bu tür hastaların fiziksel bir rahatsızlığının bulunmamasıyla beraber, bir üst seviyeye çıkmamaktadır. İlaç tedavisi belirtilen sürede uygulandığı sürece hasta tedaviye yanıt vermektedir. Bu süre hastadan hastaya değişiklik gösterse de genellikle 1 ile 2 yıl arasında kullanıldığında tam sonuç alınmaktadır.
İLAÇLARIN YAN ETKİSİ VAR MI?
İlaçların görülen büyük bir yan etkisi yoktur. 50 mg. ve 100 mg. olarak üretilen ilaçlar, genellikle 50 mg. olarak hasta tarafından kullanılır. Bazı hastalarda hiçbir yan etki görülmezken, bazı hastalarda odaklanma problemi oluşturabilir ve uyku getirebilir.
Her ne kadar yan etkisi olmasa da, kesinlikle bir hekim tarafından kullanılmaması önerilmektedir. Bu ve benzeri bir rahatsızlığınız var ise, mutlaka bir hekime görününüz. Eğer tanı, başlangıç seviyesinde ise bir psikolog eşliğinde, ilaçsız olarak hastalığın üstesinden de gelinmektedir.